Cenkhan Aksoy, 1990 yılında İzmir'de doğdu. 2015 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Aynı kurumda yüksek lisans eğitimine devam etmektedir. 6x6x6 İzmir inisiyatifi ve Karantina Mekân kolektifi ekiplerinde yer almaktadır. Halen Alsancak, Darağaç bölgesinde yaşamakta ve üretmekte olup, aynı bölgede beş yıldır faaliyetlerini sürdüren Darağaç Kolektifi'nin kurucu üyelerinden biridir.
"Çalışmalarımın pratik temellerini oluşturan zaman kavramı, birbirinden farklı medyumları bir arada kullanarak oluşturduğum mekânsallaştırılmış soyutlamalar olarak ortaya çıkıyor.Toplumsal ve bireysel olarak tecrübe edilen süreçler, dağılmış parçalar halinde hafızamın ve zihnimin temsiliyetini aktarmayı amaçlıyor. Renklerin oluşturduğu çağrışımlar ve belleğin tanık olduğu gerçeklik ve unutma arasındaki bağ ile zamanı durdurmayı ve/veya sonsuzlaştırmayı deniyorum.
Çoğu zaman yerel ve küresel ekonomi, siyaset, kültür, iletişim, farklı medya platformları, yönetimsel sorunlar ve çözüm odaklı sistemler, teknolojiler veyahut bilimsel dinamiklerin standart akış hareketlerinden etkileniyor; sonrasında tüm bunların zihnimin karanlık tarafında oluşturdukları yansımaları renk, çizim ve lekeler gibi kalıntılarla bütünleştiriyorum. Bu süreç renk ve formlarda bir yandan belirsizliğe doğru ilerlerken diğer bir yandan da konvansiyonel çıktılara dönüşüyor."
“Çalışmalarımın pratik temellerini oluşturan zaman kavramı, birbirinden farklı medyumları bir arada kullanarak oluşturduğum mekânsallaştırılmış soyutlamalar olarak ortaya çıkıyor.Toplumsal ve bireysel olarak tecrübe edilen süreçler, dağılmış parçalar halinde hafızamın ve zihnimin temsiliyetini aktarmayı amaçlıyor. Renklerin oluşturduğu çağrışımlar ve belleğin tanık olduğu gerçeklik ve unutma arasındaki bağ ile zamanı durdurmayı ve/veya sonsuzlaştırmayı deniyorum.
Çoğu zaman yerel ve küresel ekonomi, siyaset, kültür, iletişim, farklı medya platformları, yönetimsel sorunlar ve çözüm odaklı sistemler, teknolojiler veyahut bilimsel dinamiklerin standart akış hareketlerinden etkileniyor; sonrasında tüm bunların zihnimin karanlık tarafında oluşturdukları yansımaları renk, çizim ve lekeler gibi kalıntılarla bütünleştiriyorum. Bu süreç renk ve formlarda bir yandan belirsizliğe doğru ilerlerken diğer bir yandan da konvansiyonel çıktılara dönüşüyor.”