”Durmak bilmeyen bu akışa, devinime ayak uydurmalıyız; düşünmek, karşılaştırmak, incelemek ya da ele geçirmek için durmamalıyız, boyuna müzik gibi akıp gitmeliyiz. Kendini vermenin armağanı budur.”
Henry Miller var olmanın ağırlığını hafifleten arayışı bu cümlelerle anlatır. Sanatçı bu ağırlığı, bilinçli olarak üretiminin öznesi haline getirdiği için durmak bilmeyen bu akışın artık tanığı olmuştur fakat sanatçıyı yepyeni sezgilere götüren, kendi yerini bulmasını ve varlığının arkeolojisini yapmasını sağlayan bazen de bu akışın kendisi olmaktır.
”Sevinçsiz Diyeceğimiz Bir Kahkaha” farklı medyumlar kullanarak üretim yapan sanatçıların; kendi doğal döngülerinde, izleyici ile kurdukları bir iletişim yöntemi ve metaforik bir armağan olarak ürettikleri eserlerinden oluşan bir seçkidir.
Buket Bal